İşte o açıklamalar;

Ronaldo'nun Manchester'dan ayrılmasının ağır dokunuşlarında mevzunun dönüp dolaşıp bize geleceğini bilen kaç kişiyiz!!! İşte bu çölün ortasında film çevirmelik (!), enteresan vakada Weghorst gitti, Aboubakar geldi... Kayseri'ye gidip kadroya girdi. İyi mi oldu bakacağız... Ankaragücü maçının yanlış taktiklerine bulaşmadan, doğru adam seçimleriyle bir maç bekliyoruz...

Deplasmanlarda en önemli iş, kalabalığı susturmaktır... Bunun da yolu ilk dakikalarda golü bulup atak oynamaktır... Meğerse Redmond bizden önce çözmüş işi! Bir top aldı, bir adam geçti, "Kaleyi karşında gördün mü vur!" kuralını uyguladı ve topu kalecinin soluna astı: 0-1. Kalabalık sustu, sen kendine geldin... Saiss'ın ilk hareketinde sarı görmesi ve o sarıyla haftaya oynamayacak olması, kafamızda ciddi soru işaretleri oluşturdu... Mete Bey hiç vakit kaybetmedi maşallah!!!

20. dakikaya geldiğimizde Muleka ve Redmond'un aşırı hırslı olduğunu, ikinci gol için öne çıktığımızı söyleyebilirim... Lakin bizi rahatlatan bir oyun şablonu var mı? Bir şey söyleyemem... Mesela 20 ila 30 arası karşı kaleye gidemedik. Üstüne haftaya Redmond'u da kaybettik... O da yok Alanya maçında iyi mi! Masuaku'nun sol çizgide maçı alıp alıp gittiği dakikaların ertesinde, Bir orta saha elemanının gol olarak takıma katkı yaptığını gördük...

Salih çok güzel top takibinden sonra dizinde yumuşatıp yarım voleyle ağlara gönderdi o topu...

Kayserili oyuncular, faul var gerekçesiyle dakikalarca itiraz etti. Ben Mete Bey'in yerinde olsam, Kayserili oyuncuları monitörün başına götürüp seyrettiririm pozisyonu... "Siz karar verin" derim... Öyle bir gol yani: 0-2. Aferin Salih... kinci yarı, Kayseri'yi öne çıkartmamak planıyla başlamıştı... Tuttu da... 55'e geldik, atağı yok adamların... Önde şok baskınlar yapıyorduk, istekli oynuyorduk. Kısacası çıkışlarını kilitlemiştik, bu iyiydi... Saçma sapan gördüğü sarı dışında maçın en iyi adamı Redmond'un sürüklediği atakta Muleka'nın ortasında Cengo'nun kale çizgisi içinde kaçırdığı bir gol var, akıllara zarar... Ve 70'te Dele Alli'yle, Aboubakar'ı aynı anda aldı Şenol Hoca... Bu bir yerde kaliteyi artık yükseltiyoruz demekti belki de... De; bu Delle Alli'nin ngiliz Milli Takımı'nda oynayan Dele Alli mi olduğundan şüpheliyim!!! Gedson'a haksızlık etmeyelim. Bütün kademelere o girdi, herkesin açığını o kapattı. Bravo valla... Neyse! A.Demirspor, Kasımpaşa, Konya ve Kayseri gibi takımları yenerek 4'te 4 yaparak seri yakalamak iyi iş... Tebrikler takım...

Haber kaynağı: Akşam / Alen Markaryan